Kainat da bir kitaptır.Sık sık bakışımızı kâinata çevirmekte, kudret, ilim ve irade kaleminin kâinattaki icraatına dikkatlerimizi çekmekte ve müminleri tefekküre ve araştırmaya sevk etmektedir:
“Şüphesiz göklerin ve yerin yaratılmasında, gece ve gündüzün arka arkaya gelmesinde, insanların faydasına akıp giden gemilerde, Allah’ın gökten su indirip onunla yeryüzünü ölümünden sonra diriltmesinde, her türlü canlıyı orada yaymasında, rüzgarları ve gökle yer arasında emre hazır bekleyen bulutları döndürüp yönlendirmesinde, aklını kullanan bir topluluk için alınacak dersler / gözle görülen belgeler vardır.”(Bakara, 2/164).
“Yeri döşeyen, onda oturaklı dağlar ve ırmakları yaratan ve orada meyveleri çifter çifter var eden O’dur. Geceyi de gündüzün üzerine örtüyor. Bunların tümünde düşünen bir toplum için ayetler vardır. Yeryüzünde birbirine komşu kıtalar, üzüm bağları, ekinler, bir kökten veya çeşitli köklerden dallanmış hurma ağaçları vardır. Bunların hepsi bir tek su ile sulanır. Buna rağmen biz onların meyvelerini birbirinden üstün kılarız. İşte bunlarda aklını kullananlar için ayetler vardır.” (Yusuf, 12/2-4)
Her mevsim gibi, kışın da kendine özgü bir güzelliği vardır. Kış deyince aklımıza bir tek yaşadığımız yerin kışı gelir. Oysa bir tür kış yoktur, birçok kış vardır. Sibirya’da kış kardan öte bir şeydir. Arabistan’da kış yazdan özge bir mevsim! Güneyde kış özlenir, kuzeyde yaz! Bazılarının aksine ben kışı severim. Öncelikle baharı sevdiğim için severim. Bilirim ki, kışı sert geçen yılın baharı bereketli olur. Suları gür, bitkileri gür olur. Kış bana bahar gülünün dikeni imiş gibi görünür. Bizler baharı kış sayesinde kazanırız. Kış ödediğimiz bedel, baharsa bu bedele karşılık gelir. Kar sabrı temsil eder, bahar ise selameti. Sabrın sonu selamettir.
Onun için hayatımızın kışını Bahara çevirmek için Rabbimizin bize her yıl mesajıdır bu Kışda!..Rabbim, Mesajımızı anlamayı, anlayıp yaşamayı ve yaşayıp anlatmayı nasib eylesin!..Vesselam!..