NEVRUZ (İlkbaharın Başlangıcı)
Sözlük anlamı itibariyle “Yeni Gün” anlamına gelen ve Farsça bir kelime olan Nevruz, eski Türker’de ve İranlılar ‘da yılbaşı olarak kabul ediliyordu. Nevruz, güneşin Koç Burcu’na girdiği gün olan Rumi 9 Mart, Miladi 21-22-23 Mart’a denk düşmektedir. Aynı zamanda, Zerdüştlük, hem de Bahailer için de kutsal bir gündür ve tatil olarak kutlanır. Kürtlerde, Nevruz bayramının Kürt ve İran mitolojisindeki Demirci Kawa Efsanesi’ne dayandığına inanılır. Anadolu ve Orta Asya Türk halklarında da Göktürklerin Ergenekon’dan çıkışı anlamıyla ve baharın gelişi olarak kutlanır. 2010’dan başlayarak Birleşmiş Milletler Genel Kurulu 21 Mart’ı “Dünya Nevruz Bayramı” olarak kabul etmektedir.
Peygamber Efendimiz (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Nevruz bayramını nehyetmiştir, yani yasak etmiştir. Nevruz bayramının dinimizde bir yeri yoktur, kutlamak caiz değildir.
Hadîs-i şerîfte buyrulur:
“Kim bir kavme benzemeye çalışırsa, o da onlardandır.” (Ebû Dâvud, Libâs, 4/4031)
TEŞEBBÜH / Benzeme, Özenme haramdır;
“Ey îmân edenler! Yahudileri ve hristiyanları dost edinmeyin. Onlar birbirlerinin dostlarıdır. Sizden kim onları dost edinirse şüphesiz o da onlardandır. Allah zalimler topluluğunu hidâyete erdirmez.” (el-Mâide, 51)
“Sizin velîniz (dostunuz) ancak Allah’tır, peygamberidir, bir de Allâh’ın emrine boyun eğerek namazı dosdoğru kılan, zekâtı veren mü’minlerdir.” (el-Mâide, 55)
Ayrıca Hıdrellez günü için de aynı şekilde dini bir gün, dini bir bayram olmadığını söylenmiştir. Osmanlı Devleti’nde de hıdrellez kutlamalarının dinî açıdan sakıncalı olup olmadığının tartışıldığı, Şeyhülislâm Ebüssuûd Efendi’nin fetvalarından anlaşılmaktadır. Ebüssuûd Efendi, böyle bir günün kutsallığına inanmamak şartıyla sadece eğlenmenin, yiyip içmenin sakıncalı olmadığını söylemektedir.
Kısacası Nevruz ve Hıdrellez günleri dini bir gün, dini bir bayram değildir. Bu iki günü kutlamak dinimizde yoktur. Bu iki günü dini bayram olarak kutlamak caiz değildir.
Büyük ihtimalle İran’ın müslümanlarca fethedilmesinden sonra İslâm geleneğine girmiştir. Nevruz’u ilk resmîleştirenin Haccâc b. Yûsuf es-Sekafî olduğu ve Fâtımîler döneminden itibaren bu kutlamaların yapıldığı bilinmektedir. Şiî ve Bektaşî geleneğinde Hz. Ali ile ilgili birçok olayın Nevruz gününde vuku bulduğu, meselâ Nevruz’un Hz. Ali’nin doğum günü, Hz. Fâtıma ile evlendiği gün gibi..
اَلَّذ۪ينَ يَذْكُرُونَ اللّٰهَ قِيَامًا وَقُعُودًا وَعَلٰى جُنُوبِهِمْ وَيَتَفَكَّرُونَ ف۪ي خَلْقِ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِۚ رَبَّنَا مَا خَلَقْتَ هٰذَا بَاطِلًاۚ سُبْحَانَكَ فَقِنَا عَذَابَ النَّارِ
“Onlar ayakta iken, otururken, yan yatarken Allah’ı anarlar; göklerin ve yerin yaratılışını düşünürler: “Rabbimiz! Sen bunu boşuna yaratmadın, Sen münezzehsin. Bizi ateşin azabından koru” “(Ali İmran-191)
“TEHİKELİ OLAN, KUSALLA ALAKASI OLMAYANA, KUTSALLIK ATFEDEN DÜŞÜNCEDİR” C.Meriç
Abdullah İbn-i Mes’ûd -radıyallâhu anh- şöyle buyurmuştur:
“Elbiseler elbiselere benzeyince, kalpler de kalplere benzemeye başlar.”
Velhâsıl her müslüman; hayatının her safhasında, İslâm şahsiyet, karakter ve vakarına yaraşır bir duruş sergileyip gayr-i müslimlerin âdetlerinden uzak durmakla mükelleftir.
SİZİN GİBİ DEĞİLİM
YETER BU KISIR DÖNGÜ SİZİN GİBİ DEĞİLİM FARKLI ZİHNİMİN RENGİ SİZİN GİBİ DEĞİLİM
BOŞA ÇAMUR ATMAYIN KONUŞTUKÇA BATMAYIN BOŞ YERE DAYATMAYIN SİZİN GİBİ DEĞİLİM
KIYMET VERİP HER CANA SEVERİM KANA KANA HAMDOLSUN YARADANA SİZİN GİBİ DEĞİLİM
FARKLIDIR HUYUM SUYUM FARKLI İŞLER BEŞ DUYUM ASSANIZDA BEN BUYUM SİZİN GİBİ DEĞİLİM
|
BEN BİLMEM SAĞI SOLU
YAŞARIM DOLU DOLU YÜREĞİM ANADOLU SİZİN GİBİ DEĞİLİM
NAKARAT
DÜŞÜNCEM DUYGUM VARDIR ZORBADAN KAYGIM VARDIR İNANCA SAYGIM VARDIR SİZİN GİBİ DEĞİLİM
DİŞ BİLEYİP İŞLEMEM AYRIMCILIK DÜŞLEMEM YAFTALAMAM FİŞLEMEM SİZİN GİBİ DEĞİLİM
HURAFELER DOLUDUR ŞİRKİN BİR KOLUDUR ŞEYTANLARIN YOLUDUR SİZİN GİBİ DEĞİLİM
NAKARAT |