Menü Kapat

NEFSİN MERTEBELERİ-LEVVAME

NEFSİ LEVVAME

Kendisini kınayan, işlediklerinden dolayı pişmanlık duyan ve kendini hesaba çeken nefis. Tövbe ve terbiye ile bir derece uyanan nefis, bu merhalede kendi işlediği kötülükleri önce zevk alıp yapsa da peşinden pişman olur, kendisini kınar yapmamak için karar verir. Ancak günah önüne gelince duramaz, yine içine düşer. Sonra pişman olur. İyilik ile kötülük arasında bocalar durur. Eğer nefs, ilahi rahmet ve manevi bir feyiz ile desteklenirse bu halden kurtulur.

وَلَٓا اُقْسِمُ بِالنَّفْسِ اللَّوَّامَةِ    لَٓا اُقْسِمُ بِيَوْمِ الْقِيٰمَةِۙ

“Kıyamet gününe yemin ederim. Pişmanlık duyan nefse (nefs-i Levvâmeye) yemin ederim” (Kıyame,1-2).

Nefs-i emmâresini pişmanlıkla hesâba çekip, onun çirkin hâl ve hareketlerinden kurtulmak için gayret gösterenler, nefs-i levvâmeye doğru mesâfe alırlar.

Böyle kimseler, nefs-i emmâredeki gibi “nasıl olsa Allâh affeder” düşüncesiyle avunma gafletinden nisbeten arındıkları için, kendilerini tesellî edemezler. Bu sebeple de nefslerini kınar, pişmanlıkla tevbe-istiğfâr ederler. İlmiyle âmil olamadığı için pişmanlık duyanlarla, ilim ve irfan meclislerinde gözyaşı döküp tevbe-istiğfâr ettikten sonra yine aynı kötülüklere dönenler de bu sınıfa dâhildirler.

Âyet-i kerîmede Cenâb-ı Hak:

“Andolsun ki insanı Biz yarattık; nefsinin kendisine fısıldadıklarını da biliriz. (Zîrâ) Biz ona şah damarından daha yakınız.” (Kâf, 16) buyurmaktadır.

Bu itibarla insan, nefsini levm ederken bile, nefs-i emmârenin gizli desîselerinden ve kendisini emniyette hissetmek gafletinden şiddetle ictinâb etmelidir.

Çünkü bâzı insanlar, fıtratlarının bir îcâbı olarak değil, kendileri hakkında “mütevâzî” dedirtmenin nefsânî tatminkârlığı maksadıyla mütevâzî bir tavır takınır, nefislerini levmederler. Bu samimiyetsiz ve riyâkâr hâl, aslında “tevâzuun fahrı”ndan[Tevâzû vâsıtasıyla övünme. Meselâ, kendini gösterme meyli içinde: “–Ben fakir, âciz, ancak üç günde bir hatim indirebiliyorum.” gibi ifâdeler bu kabildendir.] ibârettir.

Ah bu nefsimin elinden

Yoruldum, bıktım, usandım

Elli beş yaşı bitirdim

Bir katre yol alamadım

**

Bu nefsimin ah derdinden

Hakk aşkına yanamadım

Yanamadım, yanamadım

Hakk aşkına yanamadım

**

Nefsim dünyadan geçmiyor

Gerçek Hakk’a kul olmuyor

Canı gönülden yanmıyor

Bir katre yol alamadım

 

Şeytanla birlik olmuşlar

Ruhuma tuzak kurmuşlar

Gönlümü hepten kırmışlar

Bir katre yol alamadım

**

CANDAN BAĞLANMAZ KURANA

EĞLEN HELE BAK DÜNYAYA

RESULULLAHIN HAK YOLUNA

Bir katre yol alamadım

**

YETER ARTIK DÜŞ PEŞİMDEN

PİŞMAN OLDUM BEN SENDEN

İŞLETME BANA GÜNAH YENİDEN

Bir katre yol alamadım

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir